” Cumhurbaşkanı hükümete ‘Devlet meselelerinde gözüm üstünüzdedir. Bunlar devletin meseleleridir, hükümetlerin meseleleri değildir. Ben de kendi ekiplerimle takip edeceğim’ demelidir.”
“Müzakereler Cumhurbaşkanlığı’nın en önemli meselesidir, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler bizim için çok önemlidir, bizim dünya ile ilişki kurmamız çok önemlidir. Ama içeride bu kadar sorun varken nasıl liderlik edilebileceğini de konuşmamız gerekiyor.”
Cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanı’nın ‘devlet meselesi’ olan konularda hükümetleri yakından izlemesi ve süreçlere müdahil olması gerektiğini belirtti. Ülkede çok sayıda sorun bulunduğunu anımsatan Erhürman “Cumhurbaşkanlığı makamı bunlara kayıtız kalamaz. Cumhurbaşkanı’nın gözü hükümetin üzerinde olmalıdır” dedi.
CTP lideri Tufan Erhürman, Kıbrıs TV’de “Haluk Yerli ile Sabah Sabah” programına konuk olarak, soruları yanıtladı, önemli mesajlar verdi. Hükümeti istifaya çağırırken, ‘siz gidin de biz gelelim, biz yapalım’ mealinden çağırmadığını söyleyen Erhürman, bir mutakabat hükümeti çağrısı yaptıklarını vurguladı.
“TEMEL AMAÇ HALKI KORUMAK”
Pandemi sürecine değinirken Erhürman, hükümetin ilk başlarda ne yapacağını bilemediğini, bunu doğal karşıladıklarını ve önerilerle destek verdiklerini anımsattı. “Temel amaç halkı korumaktır, biz fırsatçılık yapmadık, yapmayız” diyen Erhürman, ancak hükümetin hiçbir öneriyi dikkate almadığını, üzerine düşeni yapmadığını ve zamanı boşa harcadığını kaydetti. Erhürman bu nedenle muhalefetin tonunu her geçen gün yükseltmek durumunda kaldıklarını ve artık hükümete ‘çekilin’ deme noktasına geldiklerini anlattı.
“HALK CİDDİ PANİK İÇİNDE”
Alınan yanlış kararlar ve her kararın sürekli değişmesi ile içeride iç bulaşın patlatıldığını söyleyen Erhürman şunları kaydetti:
“Dünya bir ikinci dalgayı Ekim ve Kasım’da bekliyordu. Tüm bunlar sizlere söylenirken, uçaklarla ve karantina ile ilgili kararları size söylenilmesine rağmen yapmamanızdan dolayı bugüne geldik. Benim ilk istifa lafını telaffuz ettiğim tarih, okullarla ilgili alınan karar sonrasında, hani anaokullar, 1’inci ve 2’nci sınıflar yüz yüze eğitim yapacaklardı, tam ertesi günü dönüp, hiçbir şey değişmemişken o kararı da geri çektik dedikleri gündü. Bu arkadaşlar ne yaptıklarını bilmiyor, sosyal medya üzerinden çok fazla eleştiri geliyorsa o kararı değiştiriyorlar. Çekler konusunda, karantina merkezleri konusunda da böyle olmuştu.”
Halkın panik içinde olduğunu ve hükümete güven duymadığını söyleyen Erhürman, “Hükümet panikteyse, güven tamamen gittiyse, bu hükümetin de gitmesi gerekiyor” dedi.
“KRİZ YÖNETİMİNİN MERKEZİNDE GÜVEN VARDIR”
Kriz yönetiminin güvene dayalı olduğunu ifade eden Erhürman, “İnsanlar size güvenini yitirdiği anda sizin koyduğunuz kurallara da uymamaya başlıyorlar” dedi. Hükümete istifa çağrısını yineleyen Cumhurbaşkanı adayı Erhürman, “İstifa edip gidin. Bir mutabakat hükümeti kuralım ve halkın güvenini tesis edelim. Çünkü işin kötüsü sonbahara giriyoruz ve bu dönemde daha fazla güvene ihtiyaç olacak” dedi.
“ALINAN YANLIŞ KARARLAR SÜRECİ BURAYA GETİRDİ”
Başbakan Ersin Tatar’ın esnafa dönük olarak ‘Korkmayın yeniden kapanmayacağız. Ekonomi önemli’ açıklamalarını da yorumlayan Erhürman, “Zaten kapanmaya gerek kalmadı. Sokakta insan yok. Müşteriler artık bir yere gitmekten çekiniyor. Aldığınız yanlış kararlar ve zamanında alamadığınız kararlar, süreci buraya getirdi” şeklinde konuştu.
“HÜKÜMET DERSİNE ÇALIŞMIYOR”
Hükümetin 500 kişiyi istihdam etmesini de eleştiren Erhürman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu muhalefet size sağlıkta yapacağınız istihdamları destekliyoruz da dedi. Ve siz onları doğru dürüst istihdam etmediğiniz için, hem istihdam edilenleri zor duruma soktunuz, hem de doğru yerlere istihdam yapmadınız ve oraları boş bıraktınız. Çünkü bu istihdamları seçim maksadıyla yaptınız. Gözümüzün içine baka baka bu süreci mahvettiniz.”
İlk günden beri hükümete bir harcama planı çıkarılmasını ve üzerinde çalışılmasını önerdiklerini söyleyen Erhürman, harcama planı falan olmadığını, devlet tarafından kapatılan bir yer varsa da oraların devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Hükümetin dünyayı takip etmediğini ve derslerine çalışmadığını söyleyen Erhürman, “Seçim broşürlerinde ‘süreci başarı ile yönettik’ yazısını okuduğumda, pandemi ile ilgili hiçbir şey bilmediklerini anladım. Pandemiyi biraz bilen biri, bu yapılmayanlardan sonra vakaların artacağını öngörebilir ve en azından reklamını buna dayandırmazdı” dedi.
“CUMHURBAŞKANLIĞI SÜRECE LİDERLİK ETMELİ”
Alınan yanlış kararlarla eğitimin ve ekonominin de bitme noktasına geldiğini söyleyen Erhürman, okullarda fırsat eşitsizliği olduğunu, bazı okullarda sınıftan öğretmenler çocuklara dersler ile ulaşabilirken, bazı okullarda bunun olamadığını vurguladı. Erhürman şöyle devam etti: “Süreç doğru yönetilmedi. Hükümet, altı ay içinde kampanyalar başlatıp, tableti olmayan çocuklara okuluna erişebileceği bu tableti nasıl sağlarız meselesini çalışmalıydı. ‘Halkı sıkıntılı durumdan çıkarmak için nasıl bir ciddiyet ve sorumlulukla davranmak gerekir’ sorusuna yanıt aranması gerekir. Elbette Kıbrıs sorunu ve müzakereler Cumhurbaşkanlığı’nın en önemli meselesidir, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler bizim için çok önemlidir, bizim dünya ile ilişki kurmamız çok önemlidir. Ama içeride bu kadar sorun varken nasıl liderlik edilebileceğini de konuşmamız gerekiyor.”
“CUMHURBAŞKANI İCRAATLARI TAKİP ETMELİ”
Cumhurbaşkanı’nın kurulacak hükümetlere onay verirken bir başka kağıt daha vermesi gerektiğini söyleyen Erhürman, “O kağıtta, bir önceki hükümetin devam eden projeleri olmalı ve ‘Gözüm üstünüzdedir bu konularda. Bunlar devletin meseleleridir, hükümetlerin meseleleri değildir. Ben de kendi ekiplerimle takip edeceğim’ demelidir” ifadesini kullandı.