Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Serdar Denktaş, taban adayı olarak görüldüğünü ve Ulusal Birlik Partisi içerisinden de destek aldığını belirtti.
25 Eylül’de suyun adaya geleceğini düşünmediğini kaydeden Denktaş, “Ümit ederim olur ancak denizin, tamiratın bitmesine izin vereceğini düşünmüyorum” dedi.
Kıbrıs Postası TV’de Gökhan Altıner’in sorularını yanıtlayan Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Serdar Denktaş, “Bitsin artık bu seçimler de kurtulalım. Ben Nisan ayına erteleyelim dediğimde hayır diyenler bugün seçimleri erteleyelim diyor” ifadelerini kullandı.
“TABAN ADAYI OLARAK GÖRÜLÜYORUM”
“Taban adayı olarak görülüyorum. UBP’lilerden ciddi destek görüyorum. Ben de UBP’den ihraç edilmiş, sonra parti kurmuş biriyim. Böyle bir seçim daha yaşanmadı. Onu seçmeyeceksiniz bunu seçeceksiniz diye bir baskı var. Eğer bir oyun vardıysa o da benim adaylığımla bozuldu. Değişik partililerden gelen teklifler var. Sandığa daha önce gitmeyen vatandaşlardan çağrılar var. Halkın bütününü kucaklayan bir yaklaşım göstereceğimi 30 yıllık siyasi hayatımda gösterdim.”
“SUYU İSTEMEYİZ DİYENLER BUGÜN BENİM GİBİ SUYU BEKLİYOR”
“Hükümet geçmişten var olan suyumuzu kullanma yöntemini tamamen mi kapattı? Suyu istemeyiz diyenler bugün benim gibi suyu bekliyor. 25 Eylül’de su geleceğini zannetmiyorum. Denizin dalgalandığı bir dönemdeyiz. İnşallah deniz buna izin verir ama sanmıyorum.”
“SEÇİMİ ERTELEYELİM DİYORLAR”
“Şimdi de diyorlar seçimi erteleyelim. Attılar fukara Ali Pilli’nin üzerine, o da dövünür. Hiç mi Başbakanın ya da yardımcısının suçu yok. Şimdi seçimler bitsin de artık kurtulalım bu dertten.”
“BİZ MÜZAKERELERİ BABADAN ÖĞRENDİK”
“Sayın Başbakan Kıbrıs sorunu ile ne zaman ilgilendin? Görüşme masasında kiminle neyi konuşacaksın, hangi konuyu biliyorsun? Geçenlerde bir gazeteci toplu programa davet etti ama katılmadı. Müzakere masası başka bir yer. Orada her virgülün arkasında bir tehlike var. Biz bunu babadan öğrendik. Benimle Kıbrıs konusunda kendini aynı kefeye koyacaksın, olmaz böyle bir şey…”
“SAYIN AKINCI BUNU GÖTÜREMEZ”
“2017 sonrası TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na teşekkür etmiştim, Denktaş’ın çizgisine yaklaştılar diye. Cumhurbaşkanı seçildikten sonra Türkiye ile oturup ortak hedef belirlemek gerekir. Kıbrıs ve Türkiye’nin bölgede atacağı adımları, birbirimizi ikna ederek gerçekleştirmeliyiz. Türkiye ile kavga ederek olmuyor. Sayın Akıncı bunu götüremez. Garantör ülke olduğu için Türkiye’nin bir çözümünün TBMM tarafından da onaylanması gerekir. Bunu hiçbir zaman unutmayalım.”
“BABAMIN GENLERİNİ TAŞIYORUM”
“Bütün girişimler Rum tarafının Türkiye ile görüştürülmesi için yapılıyor. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki bizim kabul etmediğimiz bir şeyi hiçbir ülke de kabul edemez. Yeni bir Denktaş ile bu sefer askeri değil, ekonomik ve alt yönetim olmama mücadelesini vereceğim. O nedenle bu yola çıktım. 30 yıldır kaybettiğim tek bir seçim yoktur. Halk da bunu görüyor. O genlerin bana geçtiğini görüp destek veriyorlar. Türkiye’nin iradesine saygı duyanlardanım. Benim onlarla problemim yok. Ancak burayla ilgili alınacak bir kararda yanlış görürsem onu da söylerim. İki toplumlu iki kesimli federasyon ile bir yere varmak mümkün değil.”
“BEN IŞIK GÖRMÜYORUM”
“Guterres ilginç bir şekilde seçimlere müdahale edebiliyor. Ancak Türkiye beşli konferansa katılmıyorum diyebiliyor. O zaman bizim yapacağımız bir şey kalmıyor. Federasyon 50 yıldır tartışılıyor. Konuşulacak bir şey kalmadı. Ben ışık görmüyorum. Federasyon ortadan kalkmıştır demenin yerine, federasyonla ilgili görüşülecek bir şey kalmadı demek daha doğrudur. Guterres’in seçime müdahalesini gördüler muhtemelen, Ankara da bundan sonra böyle bir adım attı.”
“GAMBARİ BELGESİ İLE KAZANIMLARI GÖRDÜK”
“Gambari belgesini imzalamakla Annan Planı’nın kazanımlarını gömdük. Talat kahve içeceğiz diye girdiği odadan bir belge imzalayarak çıktı. Talat, Denktaş’a saldırı yapılıyor diye alkış yapıyordu, şimdi de Akıncı’ya yapılıyor diye alkışlıyor.”
“YÜKSEK MAHKEME TIKANMIŞ DURUMDADIR”
“Yüksek Mahkeme tıkanmış durumdadır. Bu referandumla 7 olan yargıç sayısı 11’e çıkarılacak. Bu referandumu bu kez onaylayalım gerçekten ihtiyaç var.”
